Paula'nın kitapları var, bir de gökyüzü. Kitaplara ve gökyüzüne sahip biri, bütün gününü yalnızca okumak ve seyretmekle geçirebilir, üstelik hiç canı sıkılmaz.
Paniğe mahal yok! Haddimi aşıp bundan sonra çocuk kitapları hakkında da yazmaya karar vermiş değilim; zaten Bir Dolap Kitap gibi şahane bir çocuk kitabı bloğunun bulunduğu ortamda bana pek de laf düşmez diye düşünüyorum.
Zoran Drvenkar imzalı Yerde Ağır Gökte Hafif'i okuma sebebim, daha önceden yazarın Onlardan Biri isimli kitabını okumuş olmam; aynı kalemin çocuklar ve gençler için yazdığı iki farklı eseri okuma merakım.
Yerde Ağır Gökte Hafif, Paula'nın kısacık hikayesini anlatıyor; tombul bir çocuk olan Paula, ailesindeki tek şişman fert olmasına takıyor kafayı. Kimse onu eleştirmese dahi havuzda batmasını; sandalyeler, bisikletler için ağır gelmesini dert ediniyor. Öyle ki artık büyükler de onu eskisi gibi havalara fırlatamıyor, herkes "bel ağrısından" muzdarip. Derken Avustralya'dan Hiram Amca geliyor, o Paula'nın kilo aldığının bile farkında değil, hop diye fırlatıveriyor havaya. Fırlatış o fırlatış, Paula havada asılı kalıyor, kuşlar gibi süzülüyor. Bir yusufçuk, bir mendil kadar hafif hissediyor kendisini. Ailesi aşağı inmeye ikna edemiyor kahramanımızı, insanlar gelip seyrediyor, bir keresinde televizyondan dahi geliyorlar! Sonra mı? Sonrası kitapta...
Peter Schössow'un çizimleriyle güçlenen ve iyice sevimli bir hal alan, şiirsel bir anlatım kullanmış Drvenkar eserde. Mesaj verme kaygısı gütmediğini hissettiriyor, verdiği mesajı da kör göze parmak sokar gibi dikte etmiyor. Kendinizle barışık olma, insanları umursamama meselesini mizahi ve keyifli bir dille aktarıyor.
"Yetişkinler de çocuk kitabı okumalıdır" diyor sevgili Banu ve Yıldıray burada, çok da doğru söylüyorlar. Okuyunuz efenim, okuyunuz!
Yerde Ağır Gökte Hafif - Zoran Drvenkar, Günışığı Kitaplığı - 90 s.
Peter Schössow'un çizimleriyle güçlenen ve iyice sevimli bir hal alan, şiirsel bir anlatım kullanmış Drvenkar eserde. Mesaj verme kaygısı gütmediğini hissettiriyor, verdiği mesajı da kör göze parmak sokar gibi dikte etmiyor. Kendinizle barışık olma, insanları umursamama meselesini mizahi ve keyifli bir dille aktarıyor.
"Yetişkinler de çocuk kitabı okumalıdır" diyor sevgili Banu ve Yıldıray burada, çok da doğru söylüyorlar. Okuyunuz efenim, okuyunuz!
Yerde Ağır Gökte Hafif - Zoran Drvenkar, Günışığı Kitaplığı - 90 s.
ilgimi cezbetti,okuyacağım
ReplyDeleteŞimdiden keyifli okumalar dilerim öyleyse...
DeleteKonusu o kadar hoşuma gitti ki ben bile okumak istedim şu an. Evet evet şu an... :)
ReplyDeleteİlk fırsatta oku öyleyse; bir kitabevinde oturup, 20 dk'da bitirebilirsin =)
DeleteÇocuk kitapları okunması gerekir düşüncesindeyim ben de.metaforik anlatımlarla, göndermelerle ve çoklu sonuç düzenekleriyle doludur iyi yazılmış çocuk kitapları.belki sayfalarca anlatılamayan şeyi 20-30 sayfaya sığdırıverir.aslında sayfa da değil ki mesele, böyle ağdasız böyle duru böylesine anlaşılır bir dille aslında çok kıyılarda kalan şeyleri anlatabilmek! Nasıl bir yetenek! Ne güzel!
ReplyDeleteElbette, elbette... Küçük Prens, Küçük Kara Balık, Pıtırcık serisi, Ökkeş serisi ve daha niceleri; benim diyen nice romana, kitaba yeğdir hala =)
DeleteBen sapık gibi bu bloga dadandım şimdi de. Böyle bir huyum var, bir bloga dalıyorum ve okuyabildiğim kadar çok yazıyı bir günde okuyorum. Dolayısıyla bir anda bir sürü de yorum bırakmış oluyorum. Telaşa mahal yok, sapık değilim.
ReplyDeleteGünışığı Kitaplığı, çocukluğumun yayınevidir. Bu gün Lollipop'u tekrar okudum ben de. Çocuk kitaplarını herkes okumalıdır elbet!
Hehe, estağfurullah. Sevindiriyorsunuz yorumlarınızla, teşekkür ederim.
DeleteArkadaslar selam. Bu kitabi bulamiyorum ve ogretmeniniz almamizi istedi. Elinde olan,satmak isteyen olursa cok sevinirim. Mail yolu ile ulasabilirsiniz. cheetlack@hotmail.com simdiden tesekkurler
ReplyDeleteselamlar bu kitaptan arıyorum elinde olan varmı aceba?
ReplyDeletecheetlack@hotmail.com teşekkürler