Müzibiyat #12

Şiir severler için ayrı bir yeri vardır Cemal Süreya'nın; yalnızsanız ayrı etkiler şiirleri, sevdiğiniz biri varsa ayrı... Kafanız karışıkken okursanız yine etkiler. Mutluyken, hüzünlüyken; güzel bir kahvaltının ardından örneğin ya da düzene sinirlendiğiniz vakit. Her daim her duruma söyleyecek bir sözü vardır Süreya'nın; adının bir harfini atan adamın.

9 Ocak'ta 23. ölüm yıldönümünüyle bir kez daha büyük sevgiyle yad ettiğimiz usta şairin Sayım isimli şiirini bestelemişti Sezen Aksu, 2011 tarihli Öptüm albümünde. Aksu hakkındaki düşüncelerimi toparlamak zor; siyasi duruşu ve popülaritesi bir yanda, ortaya koyduğu işler diğer yanda... Her ne olursa olsun, sırf bu bestesi için bile -ki daha nice efsane parçaları, şahsım adına nice önemli şarkıları vardır- sevdiğim ve sanatı karşısında şapka çıkardığım bir isim. Beğenelim ya da beğenmeyelim, çağımızın en değerli sanatçılarından birisi olduğu yadsınamaz bir gerçek. 

Bilmeyene anlatmak zor Cemal Süreya'yı; kimisine iki şiirini okutmak kafidir, kimisiyse tüm şiirlerini okusa da anlamaz. Bilen için de söyleyecek söz yok zaten. Şiir hali zaten insanın ruhuna dokunan Sayım, böylesi şahane bir beste, düzenleme ve yorumla tam damarımıza işliyor; kah hüzünlere kah gülümsemelere gark ediyor dinleyeni. 

Güfte ve bestenin yaratıcılarına bir kez daha minnetlerimi sunarken, sizlere de iyi dinlemeler dilerim! 


Sayım

Ayışığında oturduk
Bileğinden öptüm seni

Sonra ayakta öptüm
Dudağından öptüm seni

Kapı aralığında öptüm
Soluğundan öptüm seni

Bahçede çocuklar vardı
Çocuğundan öptüm seni

Evime götürdüm yatağımda
Kasığından öptüm seni

Başka evlerde karşılaştık
İliğinden öptüm seni

En sonunda caddelere çıkardım
Kaynağından öptüm seni

No comments:

Post a Comment